DİRİLİŞ ELÇİLERİ İÇİN ÖNEMLİ NOTLAR

DİRİLİŞ ELÇİLERİ İÇİN ÖNEMLİ NOTLAR

Bugüne kadar söylediklerimizle, yaptıklarımızla
yeniden doğuşun, dönüşümün yapı taşlarını oluşturduk…


Kelâmımız boşa gitmedi.
Uzayan zaman içinde görüldü ki,
müstekbirler şımardıkça şımardı, makamlar, gösteriş ve sefâ gönülleri şirâzeden çıkardı.
Bizi görmezden geldiler, dışladılar, yok kabul ettiler.


Buna rağmen korktukları, ne diyeceğiz diye ağzımızın içine baktıkları, sözümüzün üstüne söz söyleyemedikleri her hallerinden okunuyordu.

Fetreti yaşadık, fetrete katlandık!
Lakin bitti! Söz sahibine, emanet sahibine teslim edilmek üzere yola çıktı!
Bizler; her daim hakikatin savunucusu ve koruyucusu olmayı bildik.


Bizleri kınamalarına aldırmadan…
Söz hükme dönüşecek artık!


Kadim hesaplaşma zamanına eriştik.
Neslimize içinde yaşadığımız çirkin günleri değil, aydınlık yarınları emanet edeceğiz.
Hiçbir ferdin,kurum ve kuruluşun tezviratına, hiçbir manipülatif gelişmeye, hiçbir tahrik ve yönlendirmeye yüz vermeyeceğiz.
Kadim Türk devletimiz için varolacağız.
Dönüşümün en kritik evresini bâdiresiz atlatalım…


Batıda Yunanistan ile krize dönüştürülen ve USA, Yunanistan ve AB’nin esasında kısa süreli de olsa savaşmaktan yana olduğu bir savaşın çığlıkları atılırken, Yunan Başbakan'ının "Boğazları vursak, 50 yıl Türk devletini geriletiriz" konuşmaları yaptığı bir atmosferde yaşarken, USA’nin bir süreliğine Türkiye için yavaşlatma ve geriletme planları çerçevesinde batıda ve güneyde yaptığı hesaplar aktive edilmişken, Doğuda Ermeni halkı ayaklanmış Karabağ'ı tekrar isterken, Çin'in derin kontrgerillalarının İllüminati ve unsurlarına suikast planladığı bir dönemde, suçun üzerine atıldığı İran ile savaşa zorlanırken,
bizler kadim devletimiz için varlığımızı ortaya koymak mesuliyetindeyiz.

Dört yanımızda sergilenen savaş planlarından haberimiz olmazsa, bunun için ön hazırlık yapmazsak, yok oluruz!


Yunanistan ile oluşan planlı gerginlik etrafımızda olan bitenler için en kritik mesele.
Eski kravatsız Başbakan Çipras’ın Rusya ve Yunan Başbakanı ile yaptığı diplomasi sonuç vermeyecek gibi duruyor. Rusya konu için tarafını Türkiye olarak seçmiş durumda.
Mevcut Başbakan, Çipras’ın uyarılarını şimdilik dikkate almıyor.
“Kısa vadede Türkiye’ye verilecek bir zarara karşılık, yok olacak bir Yunanistan uyarısı!” USA’nin desteği nedeniyle karşılık bulmuyor.
Yunanistan hükümeti akıbetinden habersiz, celladına aşık bir politikaya devam ediyor.
İsrail turist diye nitelendirdiği “ajan”larına tüm dünyada koruma refleksi uyguluyor. Asıl amaçları Türkiye’yi İran ile savaşa sokmak.
Bizim medyamız maalesef konuya çanak tutarak İran ajanları ile ilgili sürekli haber yapmaktan geri durmuyor.


Asıl meselenin Çin’in başlattığı küreselci avı olduğunun farkında değiller!


Ermenistan Başbakan’ı halkının talepleri için, son dönemde başı oldukça ağrıyan Putin’den istediği desteği alamıyor.


Kısacası doğuda Emenistan ve İran, batıda ve güneyde Yunanistan ve USA ile oluşan yeni kaos planlarının farkında olan bir devlet aklımız var.

Etrafımızda yaşanan bu garip meseleler varken, iç siyasette hizaya gelmeyen, devleti kayıt dışı gören, varlığını bilip, yokmuş gibi siyaset üreten ve mevzisini yanlış sahalara yerleştiren figuranlar için de yolun sonu yaklaşıyor.

Klasik Demokrasi anlayışıyla bu savaş planlarından çıkamayacağımız anlaşılmıştır.
Bu dönüşüm kadim devletlerimizin varoluş siyasetine uygun şekilde tezâhür edecektir.

Rolü veren Allah,
Yolu da gösterecek ve bizler göreceğiz…

Yolumuz açık olsun…
Selam ve dua ile…