Bir Adım Öteye
İşte orada dururken, bir adım mesafe kalmışken, bu mesafeden sonra yapılacak çok iş, kazanılacak çok gönül varken, Geriye dönmenin ne anlamı var?
İşte orada dururken, bir adım mesafe kalmışken, bu mesafeden sonra yapılacak çok iş, kazanılacak çok gönül varken,
Geriye dönmenin ne anlamı var?
Geri dönmeyi düşünmenin ne anlamı var?
Yüreği yasta insanlığa şifa ararken,
Acılara çare “merhem” bulunmuşken,
Hani tam orada, bir adım ötede dururken,
Geriye dönmeyi düşünmenin ne anlamı var?
Ezeli ve ebedi bir yazgının içinde, üzerimize dikilmiş bir kaftan misali üstlendiğimiz rollerle gideceğimiz menzil belli iken,
Geriye dönmeyi düşünmenin ne anlamı var?
Öncesinde kurgulanmış bir hayatın ayrıntılı tahayyülünde emsalsiz belagat gücü sergileyen insanın bu dünya üzerindeki var oluşunu unutmadan,
O emsalsiz duruştan vazgeçmeye niyetlenmenin ne anlamı var?
İnsanın bir bilinç deformasyonu neticesinde hakikatini ve aslını unutup hangi zümreye hitap ettiği bilinmeyen bid’atlara hükmetmeye çalışmasının ne anlamı var?
Madde ilimleri, maddenin; hayat ilimleri, hayatın ne olduğunu açıklayamamışken, görünenin ötesinde bir yol arayıp filhakikaya sırt dönmenin ne anlamı var?
Yol uzun, menzil belli lakin; ne bir adım öteye giden var, ne de bir adım öteye, mihmandarlık edecek gönüller var.
“Bir mevsim-i baharına geldik ki alemin.
Bülbül hamuş havz tehi gülistan harab”
derken İzzet Molla, kaç mevsim öncesinden dile dökmüş arz-ı hacetimizi: Bülbül susmuş, gül bahçesi ise harap halde.
Gül bahçesinde sefa vakti gelmişken,
“Gül”ü unutup hayasızca savrulmanın ne anlamı var?
Selam ve dua ile...