10 büyükelçiye ilk tarife: 29 Ekim törenlerine davet edilmediler

Devlet, Osman Kavala hakkında toplu bildiriye imza atan büyükelçiler hakkında 'zorlayıcı diplomasi' angajmanını devreye soktu. 10 ülkenin büyükelçileri 29 Ekim resepsiyonuna davet edilmedi.

'Kızıl Soros' lakaplı Osman Kavala hakkında hükümete karşı toplu bildiriye imza atan 10 ülkenin büyükelçilerine 'zorlayıcı diplomasi' uygulanıyor. Sınırdışı edilmenin eşiğine gelen büyükelçiler Ankara'nın kararlılığını anladıktan sonra geri adım atmış olsalar da onlara yönelik öfke dinmiş değil. 

Türkiye'ye buyruk vermeye kalkan elçilere dair yeni angajman kurallarının ilki bugün uygulamaya geçti. Elçiler, 29 Ekim töreni ve Beştepe'deki Cumhurbaşkanlığı resepsiyonuna davet edilmedi. 29 Ekim törenlerine katılmalarının istenmediği Dışişleri yetkililerince ilgili ülkelerin elçilerine iletildi. 

Böylelikle ABD Büyükelçisi David M. Satterfield, Almanya Büyükelçisi Jürgen Schulz, Fransa Büyükelçisi Herve Magro, Kanada Büyükelçisi Jamal Khokhar, Hollanda Büyükelçisi Merjanne de Kwaasteniet, İsveç Büyükelçisi Staffan Herrström, Norveç Büyükelçisi Erling Skjonsberg, Yeni Zelanda Büyükelçisi Wendy Hinton, Finlandiya Büyükelçisi Ari Maki ve Danimarka Büyükelçisi Danny Annan törenlere katılamadı. Elçilerin bağlı olduğu ülkeler Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin kuruluş törenlerinde hiçbir seviyede temsil edilmedi. 

YOK SAYILACAKLAR

Sözkonusu isimlere yönelik zorlayıcı diplomasi devam edecek. Elçilerin bürokratik talep ve işlemleri devlet katında ağırdan alınacak. Üst düzey görüşme ve randevu talepleri karşılanmayacak ya da zamana yayılacak. Türkiye'yi 'sömürge devletleriyle' karıştırma hatasına düşen bu elçiler birçok konuda erişim sıkıntısıyla karşılaşacak. Yani özetle, bildiriye imza atmış elçiler, kendi istekleriyle ülkelerine dönene yahut yerlerine başka isimler atanana dek 'yok sayılacak.'

10 elçi, 'istenmeyen adam' (Persona non grata) ilanının devreye girmesine ramak kala geri adım atmış ve "Viyana Sözleşmesi'nin 41. maddesine bağlıyız" açıklaması yapmıştı. Bu geri adım olmasaydı büyükelçiler ya nota verilerek ya da yazılı/sözlü uyarılarla ülkelerine gönderilecekti.