Yaşasın Türkiye Cumhuriyeti

1

BEĞENDİM

ABONE OL

News

YAŞASIN TÜRKİYE CUMHURİYETİ

Millet olarak; problemler girdabına hapsolmamak ve azametli yarınlara yol alabilmek için, geçmişimizin karanlık ve bir o kadar sakıncalı yıllarıyla yüzleşmekten kaçmayacağız.

Neslimizin ebedi istirahati, zihinlerimizin nurlu parlak ışığını ve ikbalimizin selahiyetini düşünerek, elimize tutuşturulan senaryolarlarla değil, aziz Türk milletinin nizam-ı alem mefkuresi için varolacağız.

Mayamıza yapılan saldırılardan arınıp; kültürel ve dini tüm kodlarımızı hatırlayacağız.
Birbirimizle planlanan tüm kavgaların içerisinden temizlenip, bir ve diri olacağız.
Her fırsatta bahsetmeye çalıştığım “Etnik Bakiye”lerin milletimize asırlardır verdikleri hasarı öğrenecek, bu tezgahların asla bitmeyeceğini tasavvur edip, farkına varıp, tuzağa bu sefer düşmeyeceğiz.

Selçuklu’yu, Osmanlı’yı yıkan bu etnik bakiyelerin farkına vardığımızda, binbir yoklukla kurduğumuz ve büyüttüğümüz Türkiye Cumhuriyetine sahip çıkabiliriz.

İsyanlarla, saray entrikalarıyla, suikastlerle, içeriden devşirilmiş hainlerle yıkmadılar mı cihan devletlerimizi?

Genç Osman’ı zindanlara atan etnik bakiyeler, kürt kardeşlerimizden hamidiye alayları kuran Sultan Abdulhamid Han hazretlerini tahttan indirmedi mi?

Milletleşme hamlesi gerçekleştiren Mustafa Kemal Atatürk’ü zehirleyerek ölümünü hızlandırmadılar mı?

Demiryolu, uçak ve araba projelerimizi o dönem içinde rafa kaldırmadılar mı?

Kültürel ve dini değerlerimizle alay edercesine şehir, bölge hatta mahalle isimlerimize kadar yunan,ermeni ve yahudi isimlerini gözümüzün önüne yerleştirmediler mi?

Milli eğitim, ekonomi, iç ve dış politikalarımızı, USA-İsrail ve İngiltere eksenine kaydırmadılar mı?

Diyanet işleri başkanlıklarında sızdırdıkları devşirilmiş hocalarla bizlere istedikleri dini tarif etmediler mi?

Kaç dışişleri bakanı, maliye bakanı bu yüzyılda gerçekten Türk’ün milli hassasiyetlerine uygun politikalar geliştirebildi?

Adına “demokrasi” dedikleri yüksek çağdaşlık sunumlarıyla bu milletin Başbakanını yağlı urganda sallandırmadılar mı?

Her darbe sonrası cuntacılar üzerinden hangi terör örgütlerinin bu ülkeye bela olması için yol açtılar?

Bu coğrafyada yaşamanın yüksek maliyetini her fırsatta bu millete ödetmediler mi?

Biri irtica dedi,
Biri Atatürk dedi,
Biri Alevi-Sünni dedi,
Biri Türk-Kürt dedi,

Her ses farklı yerlerden kulağımıza ulaşsada, senaryoyu yazan ve oynatan merkez hep aynı yerdi:
“Etnik Bakiyeler”
Aktörler değişti, sahne değişti, filmin adı değişti lakin senaryo her zaman aynı kaldı.
Bunların melanetleri asla bitmez!

Bunlar İzmir’de mason, Manisa’da tarikatçi, doğuda şeriatçi, batıda laik, zaman zaman nurcu olurlar! Her yeri kumanda etmeyi büründükleri farklı kisvelerleler başarırlar.

Asırlık intikamlarının derdindedir bu melanet yuvası.

Yahudi faşizmini millete “demokrasi” diye yuttururlar.

Bunları farketmek kolay, anlamak için sadece uyanık olmamız yeterli!

Türkiye’nin geleceğe matuf tek sorunu bu “Etnik bakiye”lerden kurtulmak olacak.

Bunu başaracak ferasete ve genetiğe sahibiz.
Yeter ki kim olduğumuzu hatırlayalım.
Mayamıza, özümüze rücu edelim.

Bir olalım, birlik olalım, hep birlikte büyük Türkiye hayalleri kuralım.
İçimizde barınan bu hainleri ifşa edelim.
Gelecek seçim bu minvalde çok önem arzedecek!

Doğru seçim yapma mesuliyetimiz ve mecburiyetimiz var.

Günlük sorunların kaynağının “Etnik bakiye”ler olduğunu bilerek ve idrak ederek seçimlerimize kimsenin algı neticesiyle tasallut etmesinde müsaade etmeyelim.

Yaşasın Aziz Türk milleti
Yaşasın Türkiye Cumhuriyeti

Selam ve dua ile…