BİRİNCİ VAZİFE

4

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

“Türk istiklâlini ilelebet payidar kılmaktır”

Ahval ve şeraiti tüm olumsuz yönlerinden azad edip, uygun hale getirme vaktidir.

Külümüzün kalmadığını, dumanımızın tütmediğini, oyun bozacak “Kurtlarımızın” kaybolduğunu düşünenlere, neslimizi hatırlatma vaktidir.

Nereden dirildiğimizi, nereden şahlandığımızı bilen bir millet olarak kültürel ve genetik kodlarımızla aksiyon alma vaktidir.

Yabancı muhibbileri bozguna uğratma vaktidir.
Siyasi mülahazalara kısmen dönmek istiyorum.

Herşeyin aşikar ve sır olmaktan çıktığı, görebilene ayan olan bu dönemi iyi analiz etmeliyiz.

Tarafların eksik yönleri var elbette. Ama muhalefetin izahının bir cümleyle ifadesi çok kolay;
“ Vatana ve Milletine düşman, küresel güçlere teslim”
Özünde satılık olmalarının sebebi; mayasından, özünden gelenler topluluğu.

Asli varlıkları; milletin tüm manevi değerlerini yitirmeleri için kodlanmış “bakiye” unsurlar.
Bu tarife ağır diyenler yanılır, az bile!

İktidar ise hata ve inhiraflara meyyal bir görüntü de!
İçinde barındırdığı unsurlar ekseriyetle milli olsa da, bireysel ve menfi hareketleri gözle görülür hale ulaştı.

Bu girdaba saplananlar, sisteme ve iktidara büyük zarar vermekte.

Tolore edilebilir değiller artık. Toplum arınma ve yenilenme talebinde.

Özellikle Liderimizden beklenti bu istikamette hızla artıyor. Kırık gönüllerin tamiri, gadre uğratılanların iade-i itibarı Liderimizin elinde.

Bunlar sağlanır mı bilemem!
Lakin bildiğim “Hakikat”in muhakkak muzaffer olacağıdır.

Çünkü hakikat iklimine muhtacız.

Bildiklerimizin ne olduğunu, bilmediklerimizin hangi iklimin geçişi olduğunu, tasavvur edemediğimiz, zahmetli bir dönemdeyiz.

Akılla bilip, kalben bilmediklerimiz ile,
Ya da kalble bilip, aklen bilemediğimiz meselelerin şikayetini yapıyorum aslında!

Bilmeyi göze alanın, yalnızlığı ve kargınmayı da göze alması gerektiğini unutarak.

Hakikat muhibbilerine kalan, mücaadeleden asla vazgeçmeden, yola devam etmesidir.

Herşeye rağmen!

Selam ve dua ile….